Old Man’s War, John Scalzi

John Scalzi‘yi geç olsa da okuduğum bloglar ona neredeyse her hafta bağlantı vermeye başlayınca merak ettim. Ardından da yeni Stargate; Stargate Universe‘in yaratıcı danışmanı olduğunu öğrenince de bir kitabını okumaya karar verdim. Bilimkurgu ile ilgili yazdığı yazıları sevdiğim ve Stargate serisine ne getirebileceğini merak ettiğim için Old Man’s War’ı aldım. DoğrusuStarship Troopers ve Forever War (Bitmeyen Savaş) ayarında etkileyici bir kitap beklemiyordum. Eğer Askeri Bilimkurgu (Military SF) veya Post-Singularity bir evrende geçen bilimkurgular seviyorsanız bulup okuyun. Aşağıda okumayacaklar için ya da daha fazla bilgi isteyenler için kısa bir özet geçeceğim. Keyfinizi bozacak ayrıntılar olmayacak rahat olun. 🙂

Romanda John Perry karakterini takip ediyoruz. Perry 65 yaşında Koloni Savunma Güçlerine katılmak için gönüllü olmuş, daha sonra eşini kaybetmiştir. 75 yaşına geldiğinde orduya teslim olup dünyadan ayrılır. Dünyadayken insanların uzayda neler olup bittiğini bilmediklerini öğreniriz. Bir savaş vardır ki askere alımlar devam etmektedir ama kimlerle savaşılmaktadır dünyalılar için bir muammadır. Koloni Güvenlik Kuvvetlerinin üstün teknolojisi vardır. Koloni yönetimi dünya savaşında kazanan ülkelerden 75 yaşındaki yaşlıları askere almakta, kaybeden ülkelerden, doğrusu az gelişmiş ülkelerden, de yerleşimcileri yerleştirmek üzere kolonilere göndermektedir. Kitap boyunca kolonilerdeki yaşamdan çok ordunun operasyonlarını takip ederiz. Uzayda büyük bir savaş vardır. Tarafların belli olmadığı ve sınırlı kaynaklar için ırkların kolonileştirme çabasıyla çatıştığı bu savaşta başarılı olmanın yolu bu hayatlarının sonlarındaki yaşlılara kalmıştır. Ordunun nasıl bu yaşlılardan insandan kat be kat güçlü düşmanlarla savaşabilecek askerler yarattığını anlatmayacağım. Ancak Scalzi’nin fikirlerini ve o fikirlerin sonuçlarını takibini başarılı bulduğumu belirteyim. H+ bir evren böyle olur dedirtiyor. Derdi bu olmasa da Transhumanizm ile ilgili bir şeyler kapabiliyorsunuz.
Gene de kitabın özü uzaydaki düşmanlara karşı savaşan basit askerlerin hikayesi. Büyük generallerin taktik savaşları ya da politikacıların entrikaları bu kitapta yok. Savaşın acımasızlığı da değil aslında anlatılan sadece kırılmadan nereye kadar insanı/insanlığı zorlayabileceğini anlatmış Scalzi. Baş karakter John Perry sıradan bir adam, kitabın sonuna kadar da sıradan kalıyor. Oysa etrafında olanlar ve bu sayede öğrendiğimiz evren göz alıcı.
Old Man’s War bu sayede güzel bilimkurgunun yaptığını yapıyor. İnsanlık haliyle ilgili yeni bir bakış getiriyor.