Kapaklarını gördükten sonra okumaya karar verdiğim kitaplar


Pek böyle bir şey yapmam aslında ama aşağıdaki kitapların kapaklarını gördükten sonra almaya karar verdim.

The Windup Girl

The Windup Girl

Paola Bacigalupi’nin Fictionwise’dan The Yellow Man ve The People of Sand and Slag‘ini almıştım. Bir ara onlarla ilgili fikirlerimi yazarım. The Windup Girl yazarın yeni kitabı, kapağın güzelliği ise Bacigalupi’nin dünyasının karmaşasını anlatması.

Karl Schroeder’in daha bir romanını okumadım.  Ama şu kapaktaki uzay savaşının güzelliği kitabı bulmak ve seriyi okumak için iyi bir sebep. Böyle güzel bir kapağı olan eserin kötü olacağına inanmak istemiyorum. 🙂

Paul Jessup hakkında bu kapağı görünceye kadar hiç bir fikrim yoktu. Kapağı görüp kitap hakkındaki yorumlara bakınca almam gerektiğine karar verdim. Orada kitaptan şu muhteşem pasaj vardı.

Her lover was a supernova. She smiled when he came- his bright burning light rocking her body, impregnating her with the essence of stars. Through the metal bones of her ship she felt the gasses enter her- felt the compound light exploding inside of her. Her hands clawed at the cracked vinyl of the chair, her legs spread to either side with toes stretched out- her mouth in piercing screams of ecstasy.

New Wave yazarlara benzer olduğu söylenen bu eser ile nasıl bir surrealist uzay operası yapılmış görmek istiyorum. Bir de bu resmin beni korkuttuğunu ekleyeyim.

Ian McDonald'dan Desolation Road

Desolation Road ilk defa Tor’da karşıma çıktı. Bilimkurgu ile Borges’in Sihirli Gerçekliğini birbirine harmanlandığını düşünmek bile kitabı bulmak için yeterli sebep. Ian McDonald bol ödüllü güçlü bir İngiliz yazar. Eleştiriler de kitabın çok güzel olduğunu söylüyor, kapak da muhteşem.

Bu yazıyı Stainless Steel Dropings’deki bir yazıyı görünce yazmaya karar verdim. Benim ilgimi çekmeyen başka güzel kapaklar için oraya gidebilirsiniz. Ondan özenerek artık Türkiye’de çıkan kitapların kapaklarına da başka gözle bakacağım. Umarım 2010 biterken ben de böyle bir seçkiyi Türkçe kitaplar için yapabilirim. Siz de kitap kapağı tasarladıysanız, ya da sevdiğiniz kitap kapaklarını bana gönderebilirsiniz.

Sizin sevdiğini kitap kapakları hangileriydi?

Kapaklarını gördükten sonra okumaya karar verdiğim kitaplar’ için 2 yanıt

  1. Selamlar,

    Kapaklarını gördükten sonra ilgimi çeken çok kitap olmuştur; ne var ki, şu an yalnızca ikisini hatırlıyorum. Biri, Yevgeni Zamyatin’in “Biz”i. Tavsiye üzerine şöyle bir bakıyordum; Ayrıntı Yayınları’ndan çıkan kapağı gördüğümde “Bunu mutlaka okumam lazım,” diye geçirmiştim içimden. Bir diğeri ise, Robert Jordan’ın “Zaman Çarkı”, Phoenix Yayınları’ndan çıkan kapak tasarımıyla ilgimi çekmişti.

    Ben genelde çeviri okuyorum; ama yabancı kitaplarla ilgili bilgilerinizi paylaşmanızdan son derece memnunum. Blog’a yalnızca Aralık’ta başlamış olmanıza rağmen şimdiden çok güzel paylaşımlarınız olmuş, kendi adıma teşekkür ederim. Hep böyle devam etmesini dilerim.

  2. Biz’in kapağı gerçekten de dikkat çekiciymiş. Phoenix’in Zaman Çarkı kapaklarını da beğeniyorum. Emin değilim ama onları galiba Türkiye’de bir çizere hazırlatmışlardı. Keşke daha çok kitap yayınlansa ve Türk çizerler kapakları resmetseler. Gelecek sene sonu yazıda da bahsettiğim gibi böyle bir şey yapmayı düşünüyorum.

    İlginiz için teşekkürler.

Yorum bırakın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.